19 Mayıs 2017 Cuma

Alsancak'ta Şenlik yapılır da zeytinyağsız olur mu?! ;)

Gençler ve kendini herdaim genç hissedenler!

Öncelikle 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'mız kutlu olsun :)  Zeytin ağacına yakın olunca, zeytin ve zeytinyağıyla beslenince doğal olarak genç kalıyoruz ;)

Bu girişten sonra son zamanlarda katıldığım bir etkiniği anlatmak isterim sizlere. Geçtiğimiz günlerde 16. Alsancak Şenliği kapsamında Alsancak Koruma ve Güzelleştirme Derneği'nin davetlisi olarak Alsancak Dominik Caddesi'nde bir etkinliğe konuşmacı olarak katıldım. Sokakta halka açık bir etkinlik olduğundan yoldan geçip de dinlemeye başlayanlar gördüm ve mutlu oldum.

Bir arkadaşım o güzergahtan geçerken sesimi duymuş ve dinlemeye başlamış. Sonra da karşıdaki kafede oturup tüm konuşmaları dinlemiş. Etkinlik sonunda yanına gittiğimde söylediği çok hoşuma gitti. "O kadar ballandıra ballandıra anlattınız ki, kahvemin üstüne bir damla zeytinyağı dökmek istedim." Demek ki amacımıza ulaştık :)

"Zeytinyağı ile İzmir Mutfağında Sağlıklı Beslenme" adlı etkinlikte çok değerli katılımcılar vardı.

Yanımda UZZK'dan çok sevdiğim Gülşah Satıroğlu, değerli yazar ve Karşıyakalı hemşerim Nedim Atilla, Poyrazcan Gıda Ltd Şti'yi temsilen Dış Ticaret Müdürü Cem Demirci ve Türkiye Aşçılar Federasyonu Başkan Yardımcısı Nejdet Polat vardı. Konu zeytinyağı olunca tabi kendimizi kaptırmışız. Her konuşmacıya 10 dakika süre tanındı ancak bıraksalar eminim sabaha kadar sohbet edebilirdik :)

O gün o saatte diğer katılımcılarla buluşmamız ve düzenleyenler tarafından da ön bilgi verilmediği halde, sanki karar almışız gibi bütün konuşmacılar olarak zeytinyağının kalitelisinin kokladığınızda sizi güzel yerlere alıp götüreceğinden, taze zeytin, yaprak, taze Ege otları, kesilmiş çimen, çağla badem, can erik, domates, enginar, muz, çiçeksi gibi hoş kokulara sahip olabileceğinden bahsettik. Sevgili Gülşah Satıroğlu zeytinyağının dürüst bir ürün olduğundan ve kokladığınızda üretim sürecinde yaşadıklarını size birbir anlatacağından söz etti. Soykan Bey tüketimi artırmamızın önemine, ülke olarak zeytin ve zeytinyağına dair politikalarımızı iyileştirmemizin gerekliliğine vurgu yaptı. Sevgili Nejdet Polat Şef zeytinyağlıların yemeklere nasıl lezzet kattığından, mutfakta nasıl kullanılması gerektiğinden bahsetti.

Ben ikinci konuşmacı olarak deyim yerindeyse altından girip üstünden çıktım :) Zeytinin binlerce yıl önceki üretiminden, Klazomenai'den, Hipokrat'tan, Ege murfağından, zeytinyağının sağlığa faydalarından, Antandros'tan, garum sostan, doktora çalışmamda bulduğum tüketim verilerinden, gıda eşleşmesinden, tatlılardan Ege otlarına kadar her türlü yemeğe ne kadar yakıştığına kadar herşeyinden bahsettim.

Dinleyenler hepimizin konuşmalarından çok keyif aldıklarını belirttiler.




Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş'ın da katılımlarıyla onurlandırdığı etkinlik çok renkli geçti. Ardından aşağıda önünde durduğumuz standlarda Ege mutfağından harika zeytinyağlı yemekler, börekler, tatlılar tadıldı.  


Ne yazık ki yine gündeme getirilen Zeytinlik Kanunu'nda değişiklik konusunu ayrıca irdeleyeceğim. Ancak bu güzel bayram gününde sizlere iyi niyetlerle hoşçakalın demek isterim.



Zeytini ve zeytinyağını sevdiğimiz kadar, İzmirimiz'i de çok seviyoruz :)
Derneğin afişindeki "Sokakta umut var!" sloganını çok beğendim. Ben de aynı fikirdeyim. Sadece sokakta değil, her yerde ve her zaman umut var. Ne demiş atalarımız? "Çıkmadık candan umut kesilmez!" 

Sağlıcakla kalınız efendim...



12 Mayıs 2017 Cuma

Japonya Anıları

Merhaba sevgili takipçiler,

Nisan 2017 tam tahmin ettiğim gibi epey koşturmacalı ve verimli geçti.

Anneannemin 3 Nisan'da vefatı duygusal olarak çok etkilemiş olsa da, kendimi işe güce vererek acımı az da olsa hafifletmeye çalıştım...

Öncelikle 7 Nisan'da İtalya Perugia'ya bağlı Spoleto'da bulunan Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Akademisi'nde zeytinyağı sektöründe yeniliklere dair bir konferansa gittim.

Ardından 19-21 Nisan 2017 tarihleri arasında Tokyo'da gerçekleştirilen Olive Japan'in jürisinde Türkiye'yi temsil etme olanağı buldum. Benim için harika bir deneyimdi. Çünkü farklı kıtalardan konusunda son derece uzman ve söz sahibi 23 zeytinyağı tadımcısı ile beraber 3 gün boyunca bir sürü farklı ülkeden gelen örnekleri tatma şansım oldu.

Toplam 610 farklı örneğin yarıştığı yarışmada 7 masada jüri üyeleri olarak yağları tattık. Biz 3 günde toplam 110 örnek değerlendirdik. 13 Türk yağından sadece 6 tanesi gümüş madalya almaya hak kazandı.



Yanımda Yunanistan ESVITE IOC certified panel üyesi Lykourgos Polychronopoulos, karşımda Amerika Birleşik Devletleri Kaliforniya'dan Extra Virgin Alliance kurucularından Alexandra Kicenik Devarenne ve onun yanında Japonya'dan Olive Oil Master Sommelier Keiko Naoi bulunuyordu.


Turuncu takım elbiseli Toshiya Tada, Olive Oil Sommelier Assocciation of Japan'in Başkanı aynı zamanda Olive Japan yarışmalarının yöneticisi. Kendisi son derece çalışkan, işinde titiz, dakik ve düzenli biri. Onunla tanışmak ve birlikte çalışmak hem büyük bir onur hem de keyifti.

Tabiki sadece zeytinyağı tadımıyla sınırlı kalmadı bu deneyim. Akşamları değişik restaurantlara gidip Japon mutfağından değişik örnekleri tattık.

Balkabağı tempura ile soğuk sake

 Deniz ürünleri tabağı

Soba noddle ve yanında wasabi, sake



Son akşam Asakusa'da L'épice restauranta gittik. Orada zeytinyağı tadımcısı şefin müthiş yemeklerini yedik.






Kültür turu da yaptık ilk ve son gün. Önce Kapabashi ya da Kitchen Town olarak bilinen semtte replica food atölyesine katıldık.




Gördüklerinizin tamamı waxtan yapılmış. Yani gerçek gıda değil.

Son gün 12 kişilik bir grup olarak Asakusa'da Sensoji Tapınağı'na uğradık. Buddhistlerin uğrak yeri olan bu yerde epey bir fotoğraf çektik.




Kimonolu kızlarla fotoğraf çekmezsem olmazdı :)

Japonya'da insanların nezaketinden, zerafetinden tutun da çalışkanlıklarına, insana saygılarına ve disiplinlerine yani kısacası herşeylerine hayran kaldım. Ama en çok hoşuma giden o koca koca binaların önlerinde ve yol boyunca gördüğüm harika çiçeklerle ağaçlar oldu.




Japonya'ya dair anlatacak çok şey var ancak ilk aklıma gelenleri bir çırpıda paylaştım. İlerleyen günlerde görüşmek ümidiyle.

Sevgi ve saygılarımla